top of page

KÖYÜMÜZE HOŞGELDİNİZ...

 

 

Köyümüze Hoşgeldiniz

 

TOYBELEN (GEMURGAP) TARİHÇESİ ;Köyün kuruluş tarihi, Eğin'in kuruluş tarihi kadar eskiye gider. Sayısız duvarlar ve şekillerden oluşan (karasu'ya) görünümlü konumdadır. Bulunduğu yer 1030 rakımlıdır.(Gemuralp) adlı bir kişinin temellerini attığı köy, zaman içinde (gemurgap) şeklinde adlandırılmıştır. Daha sonraki yıllar içersinde ; (Toybelen) adı verilmiştir. Rivayete göre köyün etrafı kalelerle çevrilidir. Üç kapısı olan kaleler, haftanın belirli günlerinde açılır ve kapanırmış.Köyün ayrıca bir yöneticisi olup yönetim şekli ; (Derebeyliği) sisteminde olduğu rivayet edilir. Köy sakinlerinin çoğunu eski yıllarda Ermeni kökenli vatandaşlarımızın oluşturduğu söylenir. Şimdi ise hiç Ermeni yoktur. Sadece onlardan kalan, Köyün girişinde ve ortasında bulunan iki adet kilise kalıntısıdır. 1221 (1895) yılında inşa edilen bir cami iki yıkık kemerli köprü, köyün en önemli tarihi eserleri arasında yer alır. Eski yıllarda köyün 500 hane ve Ekonomik yönden, Eğin yöresinin en canlı yerleşim birimlerinden olduğu söylenir. Konum itibariyle çok zengin görüş açısına sahiptir. Özellikle yaz aylarında biçilmiş bir kaftandır. Doğa zenginliği ile gözlere ferahlık veren doyulmaz manzarasıdır. Ovik denilen su başı, çevrenin en güzel mesire alanıdır. Toybelen köyünde mimari değeri yüksek eski evler vardır. Taş duvar ustaları ilede ünlüdür. Folklörü, gelenek ve görenekleri itibari ile Eğin yöresi ile aynı özellikleri taşımaktadır. Düğünleri birkaç günlük dönemi kapsar. Köyde İmam İdris Efendi ismi ile ünlü kişiye izafe edilen türbe, halkın kutsal saydığı ziyeret yerlerindendir. İki kez yıkılan duvarları 1984'de yeniden inşa edilmiştir. Yörenin doğa zenginliğinden kırkgöz denilen su kaynağından, Toybelen köyüde faydalanmaktadır. Köyün kurulu kooparatif ve derneği bulunmamaktadır.Başlıca gelir kaynakları ; sebzecilik, meyvecilik, arıcılık, hayvancılık. 1990 sayımında Toybelen köyünde, 49 hane 119 kişi saptanmıştır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Köyümüz coğrafi knomu itibariyle, vadinin en göz alıcı pozisyondadır. Fırat ve Kemaliye'ye adeta kuş bakışı durumunda ve görsel olarak vadiye hakim, geniş görsel bakış açısına sahipdir. Eğin yöresi içersinde, doğallığı en az deformasyon'a uğramış..yollarla veya bilinçsiz yapılarla,doğallığı bozulmamış köylerden biri olan (Toybelen) 

köyümüz.. her evde kendini farklı gösteren ve hissettiren mimari yapısı , tabiatı, doğası, ile adeta yıllara meydan okumakta...

     Üzüntümüz ise.. Köy evlerimizin yeterince korunamaması

ve tarihe yeterince saygı duyulup sahip çıkılamaması.

Tarihi mekanlar zaman içersinde harabe olup gitmekte, evler

ilgisizlik, maddi darlık, çoklu hisse sahipliği sebebiyle, restore 

edilememektedir. En üzücü tarafı ise yıkılan tarihi yapıların 

taşları bilinçsizce yeni yapılarda, duvarlarda, kullanılmasıdır.

Buda maalesef tarihe ne kadar değer verdiğimizi gösteriyor.

Türkiyenin %85 gibi büyük bir kesiminin sahip olmadığı tarihimizin, coğrafyamızın, mimari el ve ev sanatlarının üzerinde yaşadığımız için bu sahip olduğumuz değerin farkındalığını azaltmış olsa gerek..Bölge dışından gelip hayranlıkla izlenen yerler bizim için bir değer ifade etmemekte adeta..  Tabiki çok karamsar olmaya gerekde yok.. yeni yetişen 

neslin sahipleneceği ümidini taşımaya devam ediyoruz....!!!

 

Evet..Sevgili dost ve hemşehrilrimiz..Haklılığımızı yan

tarafdaki resim adeta anlatır halde.. Gerçekten çok güzel bir kültüre sahibiz..Fakat sahip çıkamıyoruz..

Eski evlerin mimari derinliği her ziyaret ettiğiniz evde

farklılıklar gösteriyor..kimisi bakonlu,kimi teraslı,kimi yarı açık damlı,kimi ise içten merdivenli..yüzyıllık evler.

 Adeta müzeyi andıran iç ve dış yapısı, evlerin içersine girdiğinizde tarihin o mistik kokusu..tek kelime ile muhteşem. Şimdilerde yeni yapılarda bu tarzı ve görselliği yakalamak mümkün değil..Atalarımızın sanat'a

bilim'e ne kadar değer verdiği ortada..Bizler yeni nesil her şeyi yüzeysel yaşıyoruz..Onlar ise derinliğine yaşamışlar fark burda..

Yemeni ; Eğin yöremizin forklorik özeliğinide,taşıyan yemeni hala (Nişan,Düğün)merasimlerinde genç kızların ayağını süslemekte..Kültürümüz,günümüz modasını oluşturabilecek..güzellikte.

 

     Sevinç içersinde evladın okur;
    Makine kurarak, kumaşlar dokur.
   Çalışan olursa kalmaz hiç fakir.
  Tenbele yer yoktur içinde Eğin.

 

   KEMALİYE ( EĞİN ) YÖRESEL TÜRKÜLER

Unknown Track - Unknown Artist
00:0000:00
Unknown Track - Unknown Artist
00:0000:00
Unknown Track - Unknown Artist
00:0000:00
Unknown Track - Unknown Artist
00:0000:00
Unknown Track - Unknown Artist
00:0000:00
Unknown Track - Unknown Artist
00:0000:00
Unknown Track - Unknown Artist
00:0000:00
Unknown Track - Unknown Artist
00:0000:00
Unknown Track - Unknown Artist
00:0000:00
Unknown Track - Unknown Artist
00:0000:00
Unknown Track - Unknown Artist
00:0000:00
Unknown Track - Unknown Artist
00:0000:00
Unknown Track - Unknown Artist
00:0000:00
Unknown Track - Unknown Artist
00:0000:00
Unknown Track - Unknown Artist
00:0000:00
Unknown Track - Unknown Artist
00:0000:00
Unknown Track - Unknown Artist
00:0000:00
Unknown Track - Unknown Artist
00:0000:00
  • Twitter Basic
  • Facebook Basic
  • Instagram Basic
  • Pinterest Basic
bottom of page